Bir çoğumuz bu soruya cevap olarak: "Insaniz tabiki şüphe duyacağız. Bizim genlerimiz de şüphecilik vardır hele hele bu devirde karşınızdakine tam güvenirsek çok büyük yara alırız" şeklinde olacaktır." insan psikolojisinden kaynaklı olan bu tür düşüncelerin aslında yanlış olduğunu çokta uzun olmayan bir yazı ile açıklamaya çalışacağım.
Güven nedir? Karşımızdaki kişinin yapacağı davranışlardan emin olmak değil midir? Şüphe duyarız çünkü yapamaz dediğimiz şeyleri biz yaparsak , bu davranışların aslında yapılabileceğini görmüş oluruz. Bu da karşımızdaki insana duyduğumuz güveni etkiler. Güvensizliğin başlangıç noktası da budur işte. Güvensizliğin olduğu yerde şüpheler başlar. Şüphe karşısındakine hissedilen duyguları kemiren ve sonunda da duyguyu sıfıra indiren bir psikolojidir.
Neden şüphe duyar insan?
Insan yaşamadığı bilmediği birşeyin suphesini duymaz. Şüphe duyulmasının nedeni şu da olabilir. Acaba karşınızdakine duyduğumuz şüphe kendi yaptığımız hatalardan mi kaynaklaniyor? Yoksa neden şüphe duyar insan... Tarif edilemeyen bir duyguyu insan nasıl yaşamadan etkilerini , zararlarını , kötülüklerini bilmeden neden şüphe duyar? Demiştik ki: "Acaba karşınızdakine duyduğumuz şüphe kendi yaptığımız hatalardan mi kaynaklaniyor?" Şu da olabilir. Ya karşımızdaki kişi gerçekten güvenilmezdir. Yada biz güvenden yoksun bir çevrede büyümüş bu çerçevede arkadaşlıklar edinmişizdir. Ama öyle ama böyle en iyi ne gezen bilir nede okuyan. En iyi yaşayan bilir. Herkese iyi haftasonları. Yazımı okuduğunuz için teşekkür ederim.
